Türkiye’nin dört bir yanındaki eşsiz yerel zenginlikler, Ülke TV’nin “Değerlerin Daveti” programıyla hafta sonları ekranlara taşınıyor.
Program, coğrafi işaretlerle uluslararası alanda tescillenmiş ve korunmuş, ülkenin kültürel ve doğal mirasını oluşturan değerleri mercek altına alıyor. Tarım ürünlerinden nadir endemik türlere, köklü el sanatlarından ağız sulandıran yöresel lezzetlere kadar geniş bir yelpazede yer alan değerler, program aracılığıyla geniş kitlelere tanıtılıyor.

“Değerlerin Daveti”nin temel amacı, Türkiye’nin yerel ürünlerini ve sanatını ulusal ve uluslararası pazarlarda markalaştırma çabalarına destek olmak. Gaziantep baklavasından Konya’nın etli ekmeğine, Erzurum’un göz alıcı Oltu taşına kadar birçok bilinen değerin yanı sıra, henüz patentlenmemiş veya yeterince tanınmayan yerel ürün ve el sanatlarını üreten kişi ve kurumlar da bu program sayesinde önemli destek ve teşvik mekanizmaları hakkında bilgilendiriliyor.

Program, yerel üreticileri ve sanatçıları bilinçlendirerek, onların ulusal birliğe ve ülke ekonomisine katkı sağlamalarına olanak tanıyor. Kendi topraklarımızın özgün tatlarını, dokularını ve hikayelerini barındıran bu değerlere sahip çıkan “Değerlerin Daveti”, her hafta sonu Ülke TV ekranlarında izleyicileri bekliyor. Bu eşsiz yolculukla Türkiye’nin saklı kalmış hazinelerini keşfederken, yerel ekonomiye ve kültürel çeşitliliğe verilen desteğe tanık olacaksınız.

Bugünün ürünü: Çayeli Kuru Fasulye Yemeği
Türkiye’nin lezzet haritasında kendine özgü ve sarsılmaz bir yere sahip olan Çayeli Kuru Fasulye Yemeği, sadece bir yemek değil, aynı zamanda Rize’nin Çayeli ilçesinin kültürel mirasını ve ustalık geleneğini yansıtan coğrafi işaretli bir değerdir.

Üretim ve Aşamalar: Lezzetin Sırrı
Çayeli Kuru Fasulye Yemeği’ni farklı kılan en önemli özellik, kullanılan malzemelerin seçimi ve geleneksel pişirme metodudur.

Malzeme Seçimi: Temel Taşlar
Fasulye: Genellikle beyaz, yuvarlak ve büyük taneli “şeker” fasulyesi çeşidi tercih edilir. Bu fasulye, çoğunlukla Erzurum İspir ve bazen Hınıs veya Gümüşhane’den temin edilir.
Et: Sinirsiz ve yağsız, 3-4 yaşlarında dinlendirilmiş kırmızı dana veya tosun but eti kuşbaşı doğranır.
Yağ: Yüksek kaliteli Vakfıkebir tereyağı veya yöresel tereyağı kullanılır.
Diğerleri: Domates salçası, kuru soğan, tuz ve su.

Ön Hazırlık: Fasulyenin Uyandırılması
Islatma: Kuru fasulye, pişirmeden en az 10 saat (genellikle bir gece) önceden soğuk suda bekletilir. Bu aşama, fasulyenin sindirimini kolaylaştıran gazının atılmasına yardımcı olur.
Haşlama ve Köpük Alma: Islatılan fasulyenin suyu boşaltılıp yeni su eklenir ve haşlamaya başlanır. Kaynama sırasında fasulyenin çevresinde oluşan köpükler (fasulyenin gazı) bir kaşık yardımıyla titizlikle temizlenir.

Sosun Kavrulması: Lezzetin Derinleşmesi
Geleneksel olarak bakır tencere veya ağır tabanlı tencere kullanılır.
Tereyağı eritilir ve önce kuşbaşı doğranmış yağsız etler renk alana kadar kavrulur.
Ardından minik doğranmış kuru soğanlar eklenir, soğanların rengi tamamen değişmeden, “ölene kadar” kavurma işlemi sürdürülür.
Domates salçası eklenir ve salçanın kokusu çıkana kadar kavrulmaya devam edilir. Bazı ustalar bu aşamada az miktarda toz şeker ve/veya pul biber/yeşil biber de ekleyebilir.
Sosa su ilave edilerek yaklaşık 20 dakika kısık ateşte pişirilir.

Birleştirme ve Final Pişirme: Fırın Dokunuşu
Gözü alınmış (haşlanmış ve köpüğü temizlenmiş) kuru fasulye, hazırlanan sosa eklenir ve su miktarı ayarlanır. Yemek bir taşım (yaklaşık 5 dakika) daha kaynatılır.
Tuz ilave edildikten sonra, tencerenin kapağı kapatılır (veya folyo ile hava almayacak şekilde örtülür).
Yemek, 180 dereceye ayarlanmış fırına yerleştirilir ve ortalama 45 dakika (bazı tariflerde 1-2 saat) pişirilir. Fırında pişirme, yemeğin lezzetinin demlenmesi ve fasulyenin dağılmadan yumuşak kalması için kritik bir adımdır.

Dinlenme ve Sunum: Ustalık Saniyesi
Fırın kapatıldıktan sonra yemeğin kapağı açılmaz ve yaklaşık 45 dakika fırın içerisinde dinlenmeye bırakılır. Bu dinlenme süresi, Çayeli kuru fasulyesinin “sırrı” olarak kabul edilir; lezzetin oturmasını ve fasulyenin mükemmel kıvama gelmesini sağlar.
Yemek, dinlenme sonrası, 30 cm çapında porselen tabakta sıcak olarak sunulur. Yanında genellikle pilav, yoğurt, kuru soğan ve turşu ile servis edilir.
/