Sinop Arkeoloji Müzesi, aralarında lahit, mozaik ve amforaların da bulunduğu kültür mirasıyla binlerce yıllık tarihi gelecek kuşaklara aktarıyor. ( Kenan Türkseven – Anadolu Ajansı )

Sinop Arkeoloji Müzesi’nde binlerce yıllık tarihe yolculuk

Sinop Arkeoloji Müzesi, aralarında lahit, mozaik ve amforaların da bulunduğu kültür mirasıyla binlerce yıllık tarihi gelecek kuşaklara aktarıyor. Farklı zaman dilimlerinde yapılan kazılardan elde edilen verilere göre tarihi milattan önce 5 binli yıllara kadar dayanan kentte ortaya çıkarılan eserlerin bir bölümü Sinop Arkeoloji Müzesi’nde sergilenerek tarihe ışık tutuyor.

Sinop Arkeoloji Müzesi

Hizmete 2006 yılında açılan müzede Osmanlı, Selçuklu, Roma ve Bizans dönemlerine ait eserler de yer alıyor. İl Kültür ve Turizm Müdürü Metin Süren, Sinop’un çok sayıda farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış önemli bir kent olduğunu söyledi.

Üç tarafı denizle çevrili kentin tarih boyunca önemli bir liman görevi üstlendiğini vurgulayan Süren, bu nedenle hem su altında hem de karada çok sayıda arkeolojik esere rastladıklarını dile getirdi.

Müzede bir denizciye ait 2 bin 500 yıllık lahit de bulunuyor

Tarih boyunca yoğun olarak denizcilik faaliyetlerinin yapıldığı kentte önemli lahitlere rastlamanın mümkün olduğuna dikkati çeken Süren, “Binlerce yıllık tarihiyle birçok medeniyete ev sahipliği yapan önemli bir antik kent olan Sinop, önemli bir arkeoloji müzesine sahip. Yaklaşık 13 bin eseri barındırıyor. Önemli mozaik eserlerimiz, mezar stellerimiz, lahitlerimiz, amforalarımız gibi binlerce yıllık tarihi belgeleyen önemli arkeolojik eserlere ev sahipliği yapıyoruz.” dedi.

Antik dönemden beri önemli bir liman ve ticaret merkezi olan Sinop’ta lahit taşımacılığı yapıldığını bildiklerini anlatan Süren, şöyle devam etti “Bu anlamda su altı parkı olarak dalış turizmine açmayı düşündüğümüz iç limanda antik lahit batıklarına da rastlıyoruz. Müzede denizcilik tarihiyle alakalı önemli bir denizciye ait bir lahit var. Üzerinde yaşına kadar ayrıntıları belirten bilgiler var. Sinop’ta müzecilik noktasında tescil ve tasnif işleri 1970’li yıllarda başladığı için lahidin nerden ve ne şekilde müzemize geldiğine ilişkin bir kayıt yok ama 2 bin 500 yıllık olduğunu bildiğimiz 60 yaşlarındaki bir denizciye ait lahit.”

Süren, 1600 yıllık mozaikler ile 2 bin yıllık havuç başlı amforaların da sergilendiği müzenin ziyaretçilerini tarihe yolculuğa çıkardığına işaret ederek, “Sinop, antik dönemde önemli bir amfora üretim merkezi. Anadolu’da üretilen çoğu ürünlerin Sinop’ta yapılan amforalarla deniz yoluyla ihraç edildiğini biliyoruz. Sinop amforaları havuç tipli olmayla öne çıkıyor. Bu tip amforalar sadece Sinop’ta üretiliyordu. Balatlar Yapı Topluluğu kazılarında elde edilen mozaikler de müzemizde sergileniyor.” diye konuştu.

Müzede kayıtlı birçok eseri fiziki şartlar nedeniyle sergileyemediklerinin altını çizen Süren, bu nedenle kentte ikinci bir arkeoloji müzesi açılması için çalışmaların sürdüğünü de kaydetti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir