İki kıtayı birbirinden ayıran İstanbul Boğazı, birbirinden farklı mimariye ve eşsiz güzelliğe sahip camilere ev sahipliği yapıyor. Birçoğu deniz kenarında olan bu camiler, manzarasıyla görenleri kendine hayran bırakıyor
Üryanizade Ahmet Esat Efendi Camii
Ahşap minaresi tek şerefeli olan Üryanizade Ahmet Esat Efendi Camii, Kuzguncuk ile Beylerbeyi arasında yer alıyor. 1860 yılında Üryanizade Ahmet Esat Efendi tarafından inşa ettirilen yalı cami, küçük bir köşkü anımsatıyor.
Vaniköy Camii
Bir yalı camisi olarak 1665’te inşa edilen ve 2020’de çıkan yangından sonra restore edilen Vaniköy Camii, Vani Mehmet Efendi Camii olarak da biliniyor. “Boğaz’ın incisi” olarak nitelendirilen yalı cami, Boğaz’ın muhteşem manzarasına uyum sağlıyor. İç ve dış mekanlarıyla beğeni toplayan Vaniköy Camii’ye gelen ziyaretçiler, camide namazlarını kılmalarının yanı sıra cami bünyesinde yer alan kütüphanede keyifli vakit geçiriyorlar.
Büyük Mecidiye Camii
Ortaköy Camii olarak da bilinen Büyük Mecidiye Camii, Barok mimarisiyle öne çıkıyor. Ortaköy İskele Meydanı’nında bulunan ve İstanbul’un simgelerinden biri olan yapı, İstanbul Boğazı’nın en güzel camileri arasında yer alıyor.
Kuleli Kaymak Mustafa Paşa Camii
Üsküdar Kuleli Caddesi üzerinde bulunan Kuleli Kaymak Mustafa Paşa Cami, Sultan III. Ahmet döneminde 1720 yılında Nişancı Mustafa Paşa tarafından yaptırıldı. Tek minareli ve tek şerefeli olan bu cami; Kulebahçe Mescidi, Kuleli Ocağı Mescidi ve Kuleli Camii olarak da biliniyor.
Defterdar İbrahim Paşa Camii
Ortaköy’de, deniz kıyısında yer alan Defterdar İbrahim Paşa Camii, İstanbul Boğazı’nın eşsiz yalı camilerinden biri olarak nitelendiriliyor. Üst bölümü ahşap olan mimarisi ve renk tonuyla büyüleyen bu cami, Boğaz’a sıfır bir avluya sahip.
Hamid-i Evvel Camii
I. Abdülhamit tarafından annesi Rabia Şermi Sultan’ın anısına inşa ettirilen inşa ettirilen Hamid-i Evvel Camii, Beylerbeyi Camii olarak da biliniyor. Barok üslupta inşa edilen cami hem Osmanlı hem de Avrupa çinileriyle göz kamaştırıyor.
