Tarihi ve doğal güzellikleriyle dikkati çeken Ürdün’ün güneyindeki kızıl kumlarla örtülü Rum Vadisi, dünya üzerinde Mars deneyimi yaşatmasının yanı sıra eşsiz doğal manzarası, tarihi ve kültürel öneminden dolayı her yıl yüz binlerce ziyaretçi ağırlıyor.
Ürdün’ün en büyük vadisi olan Rum Vadisi, kumtaşı ve granit kayaların içinde kızıl bir görüntüye sahip.2011’de UNESCO tarafından Dünya Mirası olarak ilan edilen vadi, ev sahipliği yaptığı pek çok uygarlığın da kalıntılarını taşıyor.
Doğal film platosu
Rum Vadisi, doğal platosunda çekilen filmlerle tüm dünyada tanındı.Ridley Scott’ın yönettiği ve başrolünde Matt Damon’ın yer aldığı “The Martian” (Marslı) adlı filmin Mars ile ilgili bölümleri Rum Vadisi’nde çekildi. Mars gezegenine astronotların gönderildiği bir görevde Mark Watney isimli astronotun şiddetli bir fırtına sonrası öldü sanılarak ekibi tarafından terk edilmesini, hayattaki Watney’in Mars’ta yapayalnız kalması sonrası başından geçenleri anlatan yapım, izleyicilerden büyük övgü aldı.
Bundan dolayı “Dünyadaki Mars” olarak ünlenen Rum Vadisi’ne batılı ülkeler başta olmak üzere dünyanın pek çok noktasından ilgi arttı.
Yine bu vadide, Star Wars: The Rise of Skywalker ile Arabistanlı Lawrence filmlerinin bazı sahnelerinin de çekimleri yapıldı.
Bedeviler, bölgeye gelen turistlere de rehberlik yapıyor
720 kilometrekarelik çölün vahşi doğasını teneffüs etmek, yıldızları seyretmek ve Bedevilerin yaşantısına şahitlik etmek isteyenler, Ay Vadisi olarak da geçen bu vadide otel çadırlarda kamp yapıyor. Eşsiz doğal güzelliği, kültürel, tarihi ve turistik öneminden dolayı Ürdün hükümeti tarafından koruma alınan Rum Vadisi’nde, Bedeviler varlık gösteriyor.
Hassas çöl habitatlarını sürekli artan ziyaretçi yoğunluğundan koruyan Bedeviler, bölgeye gelen turistlere de rehberlik yapıyor. Çöldeki zorlu arazide kullanılan araçlara alınan turistler, belirlenen noktalara götürülerek burada, vadinin eşsiz manzarasıyla baş başa bırakılıyor.