Suudi Arabistan’ın çölün ortasındaki Neom projesinin en iddialı parçası olarak yükselen Trojena, dünyanın ilk “dikey kayak merkezi” olma hedefiyle yola çıktı.
2029 Asya Kış Oyunları’na ev sahipliği yapma hayali kuran mega proje, son günlerde artan gecikme haberleriyle sarsılıyor. Bu durum, Suudi Arabistan’ın devasa dönüşüm vizyonunun ne kadar gerçekçi olduğu konusunda uluslararası alanda soru işaretleri doğuruyor.
2029 Asya Kış Oyunları başka yere mi taşınıyor?
Financial Times’ın haberine göre, projedeki ilerleme hızı beklentilerin altında kalınca, Suudi yetkililer kış oyunlarını planlanan tarihte yetiştiremeyebileceklerini fark ettiler. Bu nedenle, organizasyonu geçici olarak Güney Kore veya Çin gibi kış sporları altyapısı güçlü ülkelere taşımak gibi seçenekler gündeme geldi. Oyunların daha sonraki bir tarihte Trojena’da yapılması düşünülüyor. Neom’a yeni bir CEO atanması ve proje hedeflerinin kapsamlı bir şekilde gözden geçirilmesi, bu belirsizliğin ne kadar ciddi olduğunu ortaya koyuyor.
Fizik kurallarını zorlayan bir proje
Deniz seviyesinden 2 bin 600 metre yükseklikteki Cebel el-Lawz Dağı üzerine kurulan Trojena, sadece bir kayak merkezinden fazlasını vadediyor. Yaklaşık 30 kilometrelik kayak pistleri, 12 lüks otel, alışveriş ve eğlence merkezleri, hatta 15 milyar galon su kapasiteli yapay bir göl bile projenin bir parçası. Yetkililer, bölgenin yüksek rakımı sayesinde suni karın yanı sıra doğal kardan da faydalanılacağını belirtse de, böylesine devasa bir projenin teknik zorlukları göz ardı edilemez.
Mühendislik ve çevresel engeller
Bloomberg’e göre Trojena’nın önündeki en büyük engeller, yapay göl için gerekli suyun dağa pompalanması, yüksek miktarda kar üretimi ve dağlık arazideki zorlu inşaat koşulları. Çölün ortasında bir kış sporları cenneti fikri, Suudi Arabistan’ın küresel imajını yenileme ve ekonomisini çeşitlendirme çabasının bir sembolü olsa da, projenin geldiği aşama, ülkenin devasa yatırımlarının uygulanabilirliği hakkında önemli soruları gündeme getiriyor. Trojena’nın geleceği, sadece Suudi Arabistan’ın değil, aynı zamanda dünyanın en cesur mimari ve mühendislik projelerinin sınırlarını da test ediyor.
Bu projenin başarıya ulaşıp ulaşamayacağı, yoksa bir rüyadan ibaret mi kalacağı, tüm dünyanın merakla takip ettiği bir konu olmaya devam edecek.
