Avrupa’nın en güzel 5 adası

Deniz, kum ve güneşi romantik bir atmosferde doyasıya yaşamak için ada ülkeleri ve adalar en iyi seçenekler arasındadır. Adalar huzurun ve sıcak kumların kucağına kendinizi atacağınız yılın tüm yorgunluğunu çıkaracağınız en ideal tatil planlarından biridir. Otantik konseptli mimarileri ile göz alıcı doğasının arasında derin bir nefes alacağınız adalar tüm cazibesiyle sizleri kendisine çekecek. Her mevsim sıcak ve denize girmek için elverişli olan ada iklimi kışın yazı özleyenler için de cezbedici bir seçenek oluyor. Bu yazımızda güneşin ve denizin tadını doyasıya çıkaracağınız beş adayı sizler için bir araya getirdik.

Faroe Adaları Danimarka

Doğası ve denizi karşısında aşık olacağınız 18 adadan oluşan Faroe Adaları, Kuzey Atlantik’te Danimarka Krallığı’na bağlı özerk bir ülkedir. Vikingler’e ait bir çok mimari tasarıma rastlayacağınız Faroe Adaları’nın tarihi 300’lü yıllara dayanmaktadır.

Adanın en önemli tarihi noktalarından biri iki arkeolojik sahadan oluşan Føroya Fornminnissavn ulusal müzesidir. Viking Çağı’ndan 19. yüzyıla kadar uzanan eserlere ev sahipliği yapmaktadır. İkinci sahadaysa 1920’lerde bir çiftlik kompleksi olarak korunan çiftlik evleri, kurmalı saatler ve eski telefonlar sergilenmektedir.

Føroya sit alanlarını keşfettikten sonra ayaklarınız ağaçtan yapılmış mimarisiyle dikkatleri üzerine çeken Kirkjubour‘daki 900 yıllık Roykstovan dağ evine yönelmelidir. Burada ayrıca  1111’de inşa edilmiş St. Otlav Kilisesi mutlaka ziyaret etmeniz gereken yerler arasındadır.

Faroe Adaları, yalnızca tarihi ve mimarisiyle değil doğal turistik noktalarıyla da insanı kendine çekmektedir. Bu doğal turistik noktalardan biri  Vestmanna Kuş Kayalıkları‘dır. Binlerce farklı kuş türüne ev sahipliği yapan Vestmanna Kuş Kayalıkları kuş gözlemcilerinin oldukça ilgisini çekmektedir.

Sesiyle huzur veren adanın en özel doğa eserlerinden biri olan sadece 18 kişinin yaşadığı Gásadalur köyündeki Mulafossur Şelalesi‘dir. Burada kamp yaparak suyun verdiği huzurla birlikte keyifli zamanlar geçirebilirsiniz.

Hvar – Hırvatistan

Adriyatik Denizi’nde yer alan 68 kilometre kıyı uzunluğuna sahip, Hvar Adası geldiğinizde dönmek istemeyeceğiniz güzelliklerle sizleri karşılıyor. Yılın yarısı güneş alan Hvar Adası, kendine özgü coğrafyasıyla, terk edilmiş eski köyleri ile sarp kayalıklarının eteklerine kurulmuş lavanta ve çam ormanları kokan şirin bir adadır.

Hvar Adasına gittiğinizde tarihi M.Ö 500 yıllarına dayanan Hvar ve Pakleni Adaları‘nın kuş bakışı manzarasına şahit olacağınız hisar (Hvar Castle) kalesine mutlaka çıkmalısınız. Zirveye ulaştığınızda karşılaştığınız manzara karşısında nutkunuz  tutulabilir bizden söylemesi.

Adanın büyük meydanı olan Trg Sv Stjepana Meydanı Dalmaçya’nın en eski meydanı olarak kabul edilmektedir. Trg Sv Stjepana Meydanına geldiğinizde adaya özgü lavanta çiçeği ile yapılan parfüm, sabun ve dekoratif eşyalar bulabilirsiniz. Ayrıca adanın en güzel kafeleri ve restoranları da burada bulunmaktadır.

Şehrin simgesi olan 15. yüzyılda taş ustası bir aile tarafından inşa edilmiş Franciscan Manastırı da görülmeye değer yerler arasındandır. İçinde tarihi danteller, bozuk paralar ve Batlamyus’un 1524 yılında yaptığı Atlas çiziminin bir örneği sergilenmektedir. Müze görevi gören Franciscan Manastırı hem mimarisi hem de sergilediği eserlerle sizleri ufak bir yolculuğa çıkartıyor.

Eğer Hvar Adasına gitmek için bir planınız varsa bunu Haziran ayında gerçekleştirmenizi tavsiye ederiz. Çünkü Haziran aylarında 11 yıldır Velo Grablje isimli köyde Lavanta Festivalleri düzenleniyor.

Gozo – Malta

 Malta’daki Cirkewwa‘dan feribot aracılığı ile ulaşılan Gozo Adası doğal güzellikleri ve gelişmişliği ile Malta’nın incisi gibi masmavi denizin kıyısında parlıyor. Malta’nın ikinci en büyük adası olan Gozo, göz kamaştıran koyları, kıyılarında bulunan eşsiz mağaraları, şirin köyleri, şnorkelli yüzme ve dalış noktaları ile küçük bir kaçamak için en uygun noktalardan biridir.

Adaya geldiğinizde ziyaret edeceğiniz yerlerin başında Ta ‘Pinu Bazilikası, hayran kalacağınız mimarisiyle Rotunda of Xewkija Kilisesi yer almaktadır. Ayrıca UNESCO Dünya Mirasları Listesi’nde de yer alan Ggantija Tapınakları da görülmesi gereken önemli yerler arasındadır. Müze tutkunlarını da mutlu eden Gozo adası Heart of Gozo Müzesi’nde adanın tarihi ve kültürünü içeren eserler sergilenmektedir.

Eğer tatil palanınızı 13-14 Temmuz ya da 24-26 Ağustos dönemlerine denk getirirseniz her yıl düzenlenen Gozo Adasına özgü Film Festivallerine denk gelebilirsiniz.

Lofoten, Norveç

Lofoten, hafızanıza kazınacak manzarasıyla mavinin yeşille buluştuğu en güzel adalardan biridir. Hem doğa hem de masmavi bir denizin tadını çıkaracağınız Lofoten Adası masalları andıran güzelliğiyle sizleri içine çekecek. Ufuklara uzanan dağ zirveleri, arktik fiyordları ve balık avlama noktalarıyla tatilinizi renklendireceksiniz.

Birçok aktiviteyi ayaklarınıza seren Lofoten‘de kano turlarına katılabilir at gezileriyle tatilinize bambaşka bir hava katabilirsiniz. Golf sahasında golf oynayarak yeni aktiviteler de kendinizi keşfedebilir tüplü dalışlara katılarak deniz habitatıyla yakından tanışabilirsiniz.

tatil planınızı 13-15 Temmuz arasına planlarsanız her yıl düzenlenen dünyaca ünlü Lofoten Piano Festivali‘ne şahit olabilirsiniz. Norveç’e gelmişken Kuzey Işıkları’nı gözlemlemek için düzenlenen turlara katılmayı ihmal etmeyin deriz.

Sardinya – İtalya

Akdeniz’in bir ucu olan Tiren Denizi üzerinde bulunan Sardinya Adası dış ilişkilerde İtalya’ya bağlı olsa da özerk bir bölgedir. İlk yerleşim tarihi Paleolitik döneme dayanan Sardinya Adası Avrupa’nın en eski toprak oluşum bölgelerindendir.

Birden fazla koya sahip olan Sardinya Adası berrak deniziyle büyüleyici bir atmosfere sahiptir. Denize baktığınızda yüzlerce metre dibi görebileceğiniz Tiren Denizi nazlı nazlı dalgalanarak sizleri içine çekecektir.

Sardinya Adası sahillerinin dışında ilginç kaya oluşumlarıyla da ünlüdür. Diğer adalar gibi yeşilliğin çok hakim olmadığı Sardinya Adası göstermiş olduğu tipik Akdeniz iklimi ile diğer adalardan ayrılıyor.

Sardinya Adasında geziye başlayacağınız ilk nokta benzersiz mimarisiyle Cagliari şehridir. Sevimli sokakları ile oldukça fotojenik bir şehir olan Cagliari Sardinya Adasının önemli mimari yapılarının da bulunduğu yerdir. Bunlar, Bastione di Saint Remy, Torre dell’Elefante ve Necropoli di Tuvixeddu’dir.

6. yy’da da terk edilen özel bir savunma kompleksi olan Su Nuraxi MÖ 17. yy’da inşa edilmiş benzersiz bir yapıdır. Arkeolojik sit alanı olarak belirlenmiş olan Su Nuraxi UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne eklenmiştir.

Sardinya Adasında görmeniz gereken önemli yerler arasında Bosa şehri de yer almaktadır. “Temo” nehrinin çevresine kurulmuş Bosa pastel renkli evleri ve antik sokakları ile tatil için ideal bir noktadır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir