Anadolu’nun tarihine küçük bir yolculuk; Gordion Antik Kenti

Gordion, Frigya’nın başkenti, efsanevi Gordion ve oğlu Midas’ın dünyaya hüküm sürdüğü krallığın merkezidir. Anadolu’nun kavşağı konumunda olan Gordion, kuru tarıma ve su kaynaklarına yakın olması sebebi ile Frigler’in ilgisini çektiği düşünülüyor. 1900’lerde başlatılan kazı çalışmaları sonucu bulunan arkeolojik bulgular Frigler’in Hititler’in, yıkılması sonucu MÖ 12. yüzyılın sonları gibi Gordion’a geldiğine ulaşılıyor.

Başta küçük evlerden oluşan yerleşim düzeni MÖ 9. yüzyılda ise büyük bir değişim geçirerek görkemli surlarla çevrili bir kale haline gelmiştir. Kale şehri haline gelen Gordion, büyük bir yangından sonra tahrip olmuştur. Gordios ve oğlu Midas, el birliği ile şehri yeniliyor ve yeni kaleler, surlar inşa etmişlerdir. Arkeolojik kazılar sonucu bulunan Frigler’in yazılı belgelerinin çoğu da bu yeni kale dönemine ait çıkmaktadır.

Günümüzde birçok müzik aleti Frig medeniyeti tarafından bulunmuştur. 300 yıllık bir hakimiyetten sonra M.Ö 695 yılında kendileri gibi göçmen Kimmer boyları tarafından yıkılmıştır. Uzun bir süre beylikler halinde devam etseler de Büyük İskender’in istilası ile tarihten silindiler. Frigliler’den geriye ise tarihe şahitlik eden Gordion Antik Kenti kaldı.

Gordion Antik Kentine geldiğinizde gezmeniz gereken birçok yer bulunmaktadır. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz;

  • Gordion Müzesi: Müzenin içinde Büyük Tümülüs’ten çıkan fibulalar, kaseler, yazıtlar ve süsleme tuğlaları, Büyük Tümülüs veya Midas Tümülüs’ü eserlerinin yanı sıra Erken Frig Çağı, Geç Frig Çağı, Eski Tunç Çağı, Orta Tunç Çağı, Geç Tunç Çağı, Erken Demir Çağı, Lidya, Helenistik ve Roma Dönemlerine ait eserleri görebilirsiniz.
  • Çakıl Taşı Mozaik Konservasyonu: Burada M.Ö 9. yüzyıla ışık tutan dünyanın en eski renkli çakıl taşı mozaiğini Megaron 2 isimli eserleri görebilirsiniz.
  • Kayabaşı Mozaiği müzede sergilenmektedir. Bir ev inşaatı sırasında şans eseri bulunan bir eserdir.
  • Galat Mezarı: Müzede sergilenen bu mezar Kıranharmanı Köyü’nde bulunmuştur.
  • Tümülüsler: Soyluların, ölülerini gömdüğü bu yığma mezarlara yapılan çalışmalarda Ankara ve Kerkenezdağ bölgelerinde sıkça rastlanılmıştır.
  • Ana Giriş Kapısı ve Güney Kapısı: Kentin güneydoğusunda bulunan ana kale kapısı eskilerin görkemli şehri Gordion’a açılıyor. Güney kapısı ise şehrin ikinci büyük kapısıdır. Gordion Antik Kentinin günümüzde çok az bir kısmı gün yüzüne çıkarılsa da bu haliyle bile önemli tarihi değerlerinden biri.
  • Saray Bölgesi: Şehirle ilgili kalıntıların bulunduğu büyük alandır.

Gordion Antik Kenti’nin günümüzde çok az bir kısmı gün yüzüne çıkarılsa da ortaya çıkan arkeolojik bulgularla dahi geçmişin büyük bir kısmını bizlere aktarıyor. Geçmişe ufak bir yolculuk yapmak için sizlerin de Ankara’ya yolu düştüğünde mutlaka Gordion Antik Kenti’ni ziyaret etmelisiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir