Balıkesir’in Bandırma ve Manyas ilçe sınırları içinde göl kıyısında yer alan Kuşcenneti Milli Parkı, ilkbahar göç döneminde kuluçkadan çıkan yavrularla renklendi.
GÖÇMEN KUŞLARIN KONAKLAMA YERİ
Manyas Gölü kıyısındaki göçmen kuşların konaklama yerlerini korumak, zengin kuş çeşitlerini ve güzel manzarayı ziyaretçilerle buluşturmak amacıyla oluşturulan Kuşcenneti Milli Parkı, 1976 yılında Avrupa Konseyince, tabiatın en iyi korunduğu yerlere verilen “A Sınıfı Diploma” ile ödüllendirildi.

ÇEŞİTLİ HAYVAN TÜRLERİ BİR ARADA
Dünyanın eski yerleşim yerlerinden biri olan Daskyleion Antik Kenti’ni de kapsayan milli park, her yıl çok sayıda ziyaretçi ağırlıyor. Bölgede tepeli pelikan, karabatak, küçük karabatak, gece balıkçılı, alaca balıkçıl, gri balıkçıl, küçük ak balıkçıl, çeltikçi, kaşıkçı, bıyıklı sumru ve tepeli batağan gibi kuş türleri üremeye devam ediyor.

KUŞ ZENGİNLİĞİ GÖZLEMLENİYOR
Kuşcenneti’nde, su kuşu yuvalama alanlarının uzaktan izlenmesini sağlayan kamera sistemi bulunuyor. Kuş gözetleme kulesi ve 8 canlı kamerayla kuşları takip edebilen misafirler, yenilenen ziyaretçi binasında kuşlar hakkında bilgi alabiliyor.

“Yılda yaklaşık 70 bin ziyaretçi ağırlıyoruz”
Kuşcenneti Milli Parkı Şefi Ayşegül Coşkun Akpulat, AA muhabirine, kış aylarının ardından kuşların hem üreme hem de göç dönemine girdiğini söyledi.
Akpulat, Kuşcenneti Milli Parkı’nın zengin bir kuş popülasyonuna sahip olduğunu hatırlatarak, şöyle konuştu:
“Bahar aylarında da üreme dönemi olduğu için kuşlar alanda üremeye başladılar. Göç dönemi olduğu için de ak pelikan gibi büyük sürüler oluşturan kuşlar da bölgemizden geçiyorlar. Tepeli pelikanlar ocak ayı gibi kuluçkaya yattılar, yaklaşık 1 ay kuluçka süresinin ardından 3-4 ayda uçma erginliğine ulaşıyorlar. Şu an uçma erginliğinde olan yavrularımız da var, olmayan da var. Ziyaretçi yoğunluğumuz yaz aylarında artıyor. Yılda yaklaşık 70 bin ziyaretçi ağırlıyoruz. Milli parkımız doğayla iç içe olduğu için ziyaretçilerimiz memnun bir şekilde ayrılıyor.”
