Türkiye’nin zengin mirası canlanıyor: Değerlerin Daveti’nde günün ürünü: Kütahya Gediz Güveci

Türkiye’nin dört bir yanındaki eşsiz yerel zenginlikler, Ülke TV’nin “Değerlerin Daveti” programıyla hafta sonları ekranlara taşınıyor.

Program, coğrafi işaretlerle uluslararası alanda tescillenmiş ve korunmuş, ülkenin kültürel ve doğal mirasını oluşturan değerleri mercek altına alıyor. Tarım ürünlerinden nadir endemik türlere, köklü el sanatlarından ağız sulandıran yöresel lezzetlere kadar geniş bir yelpazede yer alan değerler, program aracılığıyla geniş kitlelere tanıtılıyor.

Değerlerin Daveti”nin temel amacı, Türkiye’nin yerel ürünlerini ve sanatını ulusal ve uluslararası pazarlarda markalaştırma çabalarına destek olmak. Gaziantep baklavasından Konya’nın etli ekmeğine, Erzurum’un göz alıcı Oltu taşına kadar birçok bilinen değerin yanı sıra, henüz patentlenmemiş veya yeterince tanınmayan yerel ürün ve el sanatlarını üreten kişi ve kurumlar da bu program sayesinde önemli destek ve teşvik mekanizmaları hakkında bilgilendiriliyor.

Program, yerel üreticileri ve sanatçıları bilinçlendirerek, onların ulusal birliğe ve ülke ekonomisine katkı sağlamalarına olanak tanıyor. Kendi topraklarımızın özgün tatlarını, dokularını ve hikayelerini barındıran bu değerlere sahip çıkan “Değerlerin Daveti”, her hafta sonu Ülke TV ekranlarında izleyicileri bekliyor. Bu eşsiz yolculukla Türkiye’nin saklı kalmış hazinelerini keşfederken, yerel ekonomiye ve kültürel çeşitliliğe verilen desteğe tanık olacaksınız.

Bugünün ürünü: Kütahya Gediz Güveci

​Kütahya Gediz Güveci, Kütahya’nın Gediz ilçesine özgü, yüzyıllardır nesilden nesile aktarılan ve 10.11.2021 tarihinde coğrafi işaretle tescillenerek koruma altına alınmış geleneksel bir yemektir. Bu güvecin eşsiz lezzeti, sadece kullanılan malzemelerden değil, aynı zamanda özel pişirme tekniklerinden ve uzun soluklu hazırlık sürecinden gelir.

Üretim ve hazırlık aşamaları

Gediz Güveci’nin hazırlanışı, özen ve sabır gerektiren bir süreçtir. İlk olarak, güveç için kullanılacak et seçilir. Geleneksel olarak, taze kesilmiş ve mümkünse Gediz yaylalarında otlamış kuzunun ön kol, but veya kaburga kısımları tercih edilir. Et, büyük küpler halinde doğranır ve güvecin altına dizilir. Etin üzerine bol miktarda yerel domates ve yeşil biber eklenir. Bu sebzeler, yemeğe hem lezzet hem de sulu bir kıvam kazandırır.

Yemeğin en önemli özelliklerinden biri, hiçbir şekilde su eklenmemesidir. Güveç, tamamen kendi suyu ve yağında, odun ateşinin kısık ve dengeli ısısıyla pişer. Güveç tenceresi, taş fırına yerleştirilmeden önce ağzı, özel bir hamurla hava almayacak şekilde kapatılır. Bu hamur, buharın dışarı çıkmasını engeller ve yemeğin tüm aromasının içinde kalmasını sağlar.

Pişirme süreci

Güveç, taş fırında yaklaşık 24 saat boyunca çok düşük ısıda pişirilir. Bu uzun süreli ve yavaş pişirme tekniği, etin kemiğinden kolayca ayrılmasını, lokum gibi yumuşak bir kıvama gelmesini sağlar ve tüm malzemelerin lezzetlerinin birbirine geçmesini sağlar. Fırından çıkan güvecin kapağı açıldığında, etin ve sebzelerin kokusu etrafa yayılır.

Çeşitleri

Geleneksel Gediz Güveci kuzu etiyle yapılırken, yöre halkı bu yemeği farklı etlerle de deneyimlemiştir. Bu nedenle dana veya keçi etinden yapılan çeşitlerine de rastlamak mümkündür. Güveç genellikle sade olarak servis edilir, ancak yanında yemeğin lezzetini tamamlayacak garnitürler de sıklıkla bulunur.


​Gediz Güveci’nin yanında servis edilebilecek en ideal ürünler arasında, yine bölgeye özgü lezzetler bulunur. Yanında sıcak ve taze pide, domates ve soğanla hazırlanmış salata ve taze yoğurt mükemmel bir uyum yakalar. Yoğurt, etin yoğunluğunu dengeleyerek yemeğe ferahlatıcı bir dokunuş katar. Genellikle özel davetlerde, bayramlarda ve düğünlerde ana yemek olarak ikram edilir, bu da onun yöre kültürü için ne kadar önemli bir değer taşıdığının göstergesidir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir