Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nde “cennetten bir köşe” olarak bahsettiği, Adriyatik’in iki gözde şehri Budva ve Kotor, doğanın ve tarihin iç içe geçtiği eşsiz bir coğrafyada sizi bekliyor.
Evliya Çelebi’nin 17. yüzyılda bu topraklara duyduğu hayranlık, bugün de şehirlerin doğal ve kültürel zenginliklerini korumasıyla devam ediyor.

Budva: Adriyatik’in parlayan incisi
Deniz, kum ve güneşin birleştiği bir cennet olan Budva, Adriyatik kıyısının en popüler tatil destinasyonlarından biri. Ünlü Sveti Stefan Adası, fotoğrafçıların gözdesi olmaya devam ederken, eski şehir daracık sokakları, taş evleri ve tarihi kiliseleriyle zamanda bir yolculuğa çıkarıyor. Şehrin modern tesisleri ve lezzetli deniz ürünleri restoranları, burayı genç ve dinamik bir kitle için cazip kılıyor. Plaj severler için ise Budva’nın çevresindeki Mogren, Jaz ve Becici gibi altın sarısı kumlu plajlar, serin suların tadını çıkarmak için mükemmel seçenekler sunuyor.

Kotor: Fiyortların gizemli kalesi
Bir fiyortun içinde gizlenmiş, yüksek dağlarla çevrili bir hazine olan Kotor, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor. Şehrin sembolü olan Kotor Kalesi, nefes kesen manzaralar eşliğinde binlerce basamağı tırmanmaya davet ediyor. Bu zorlu tırmanışın sonunda, Adriyatik’in en güzel panoramalarından biriyle karşılaşacağınızın garantisini verebiliriz. Eski şehir, etkileyici Venedik mimarisi, tarihi meydanları ve Arnavut kaldırımlı sokaklarıyla bir labirenti andırıyor. Bu labirentte kaybolmak, her köşede farklı bir hikaye keşfetmek, bu şehrin en büyük keyiflerinden biri.

Doğal ve turistik güzellikler: Bir başka dünya
Budva ve Kotor, sadece tarihi yapılarıyla değil, aynı zamanda nefes kesen doğal güzellikleriyle de öne çıkıyor. Budva’dan kalkan teknelerle Adriyatik’in kristal sularında yolculuk yaparak gizli koyları keşfedebilir, su sporları yaparak adrenalinin tadına varabilirsiniz. Kotor ise Boka Kotorska fiyortunun derinliklerinde, yemyeşil doğayla iç içe bir huzur sunuyor. Bu bölge, doğa yürüyüşü, bisiklet ve tekne turları için ideal. Ayrıca, her iki şehrin de yakınında bulunan Lovćen Milli Parkı, muhteşem manzaraları ve doğal zenginlikleri keşfetmek isteyenler için harika bir durak.
Evliya Çelebi’nin anılarında yer eden bu iki şehir, hem tarih ve kültür meraklılarına hem de deniz ve doğa tutkunlarına hitap eden benzersiz bir deneyim sunuyor. Yolunuz Adriyatik kıyılarına düşerse, bu iki “mavi inci”yi mutlaka listenize ekleyin.
